Zinciri Kırma 2023

2023 Zinciri Kırma ► https://bit.ly/zinciri-kirma-2023

2023 Zinciri Kırma POSTERİ ► https://soo.cool

2023 Astronomi TAKVİMİ ► https://www.soo.cool/urun/2023un-ve-gecmisin-astronomi-takvimi

Merhaba,

Ben Barış.

Yani adım Barış. Aynı zamanda hayatımın kelimesi. Ama kendi seçmediğim bir kavram bu. Beğenmediğimden filan değil, yanlış anlaşılmasın. Kendi irademle yaptığım şeylerden biri değil sadece, o kadar. 

Peki ya kendim seçseydim? Hayatımın kelimesini… Bu çok zor bir karar olurdu. O yüzden biraz daha sadeleştirelim. Bütün hayatımızın değil de, sadece bir yılının kelimesini seçelim. 

2023 için herkes kendi hayatının temasını belirlesin. Tek kelimeyle…

Amacımız ona odaklanmak olsun. Örneğin sade kelimesi. Süssüz, gösterişsiz şeyler tercih etmek ya da daha sade, daha yalın bir yaşam için de kullanabilirsiniz bunu; içtiğiniz çayın, kahvenin şekersiz olmasını sağlamak için de… Şekersiz hayat. 

Şeker demişken, bu da güzel bir kelime. Daha tatlı bir yaşam beklentisiyle 2023 temasını şeker olarak belirlemek mümkün. Bana kalırsa tuz daha iyi. Çünkü sadece kendine değil etrafındaki malzemelere de katkı sağlıyor. Onların lezzetini de öne çıkartıyor. Yeni bir yılda kazanılabilecek güzel bir insani özellik değil mi?

İşte böyle kelimeler bulursanız yazın aşağıya. Aslına bakarsanız geçtiğimiz günlerde podcastte de buna benzer bir istekte bulundum. Dinleyicilerimden yeni yıla ait dileklerini sesli olarak göndermelerini istedim. Belki size de fikir verir diye bazılarını paylaşayım. Bakın kendi ütopyalarında hangi kavramlara yer vermişler. 

Bunlar çok güzel ütopyalar. İşte şimdi sizden bunu da uzun uzadıya değil, tek bir kelimeye indirmenizi rica ediyorum. Mümkünse kelimenin ilk akla gelen anlamından daha ötesi de olsun. 

Taze kelimesi gibi. Önce akla taze meyve, sebze geliyor. Bu haliyle bile güzel bir tema. Yeni yılda sağlıklı beslenmek gibi bir hedefimiz olabilir. Ama bu başka şekillerde de kullanılabilir. Taze bir başlangıç. Etrafındaki her şeye taze gözlerle bakabilmek. 

Ya da adım kelimesi. Hani benim adım Barış dedim ya… Oradaki gibi bir ismi de işaret ediyor, ilerlemek için yapılması gereken hareket anlamına da geliyor. Adım atmak. 2023’te kendinize adım temasını seçebilirsiniz. Sonra da her gün 7000 adım atacağım deyip egzersiz yapabilirsiniz. Ne de olsa konfor alanından çıkabilmek için her gün korktuğun bir şeyleri yapmalısın. Sadece günde 7000 adım atmakla kalmayıp 2023’ü geleceğe emin adımlar atma yılı olarak da ilan edebilirsin kendine.

Bu basit bir oyun gibi gelebilir. Belki öyle de olabilir. Ama kelimelerin gücüne inan. Ne yapıyordu Harry Potter? Expelliarmus deyip şimşeğimsi bir ışık hüzmesiyle en güçlü rakiplerinin bile silahlarını düşürüyordu. Onun kelimesi de buydu: Expelliarmus. Evet, seçeceğiniz kelimenin hayatınızda sihirli bir etkisi olabilir. Sanırım çoğumuzun her yeni yılın başında istediği o büyük değişimler için böyle küçük kelime oyunları oynamanın hiçbir zararı yok.

Biz zaten burada, kendi aramızda yıllardır buna benzer bir oyunu oynamıyor muyuz? Zinciri Kırma adı altında her yıl kendimizin daha iyi bir versiyonu olmaya çalışmıyor muyuz? Bu yıl da yapacağız elbette. 

Bu oyunun kurallarını hatırlayalım. Kendimize bir hedef belirliyoruz. O hedefe ulaşmak için her gün bir adım atıyoruz. Attığımız her adımdan sonra takvime bir çarpı koyuyoruz. Bir süre sonra bu çarpılardan bir zincir ve o zincirden yeni bir amaç ortaya çıkıyor. Zinciri kırmamak!

Her zaman olduğu gibi bu yıl için de hazırladığım takvimi PDF belgesi olarak açıklamalar bölümündeki linkten indirip kullanabilirsiniz. Sisteminizin daha başarılı olabilmesi için birkaç küçük ipucu da vereyim.

Hedefinizi ikiye bölün. Kolaylaştırın. Sadeleştirin. Her gün yaptığınız diğer işlere kolayca eklenebilsin. Yatmadan önce izlediğin diziler var ya.  İşte iki bölümü arka arkaya bingelemek yerine, bir bölüm izleyip bir bölüm de roman okurum de… Bakın ikiye böldük. 20 sayfa okurum diyorsan, 10 sayfa oku. Aklına geldikçe değil, her gün yapacaksın. Çok uzun bir yol bu. Sürdürülebilir olması için, yorulmadan yapmak lazım.  

Bir de o yolda iz bırakmak. Onun için de bu işi dijital olarak değil, analog olarak yapın. Yani indirdiğiniz takvimin yazıcıdan bir çıktısını alın. Elle tutulur, gözle görülür bir şey olsun. Yazıcınız yoksa sadece bir kağıt, bir kalem ve bir de cetvelle kendiniz yapın. Uğraşın, emek verin, zahmete girin. Kağıdın üstünde iz bırakın. Konfor alanınızdan çıkın ki zinciri kırmak kolay olmasın. O kadar uğraştınız…

Bastığınız ya da çizdiğiniz takvimi gözünüzün önünde tutun. Masanızın üstünde, defterinizin arasında dursun. Her gün görebileceğiniz bir yerde kalsın. Zaten o yüzden dijital olmamasını özellikle tavsiye ediyorum. Cep telefonunuzdaki yüzlerce uygulama arasında kaybolmasın. Bilgisayarınızın değil gerçek duvarınızın kağıdı haline gelsin. Ki onu her gün görün. O da sizi görsün. Karşılıklı bakışın…

Onu daha görünür hale getirmek için daha büyük bir kağıda basın ya da çizin. Bakın sadece bir takvimi değil, önümüzdeki yılı, kendi hayatımızı tasarlıyoruz. 

Hani dedik ya herkes kendine yılın kelimesini seçsin diye… Ben kendime böyle bir kelime seçtim. 2023 için üç harfli bir tema belirledim. 

GÖZ

Evet bildiğimiz göz. Görmeyi sağlayan organımız. Ama seçtiğimiz kelimenin farklı yönleriyle bize ilham vermesini sağlayabiliriz. Göz kelimesinin dilimizde en az 145 farklı kullanımı olduğunu biliyor muydunuz? Ben kendi anlam dünyamda buna yenilerini de eklemeyi düşünüyorum. 2023’te daha keskin bir göze sahip olmak istiyorum. 

Bunun için çok özel bir takvim daha tasarladım. Dünyada bugüne kadar insan eliyle yapılmış en büyük ve en keskin göz nedir? İpucu veriyorum. Artık Dünyada değil. WEBB Uzay Teleskobu. İnsanlığın en güçlü gözü bu. O kadar güçlü ki milyarlarca yıl öncesinin ışıklarını bile görebiliyor. 

İşte ben böylesi bir göze sahip olup sadece geçmişi değil geleceği de görmek istiyorum. Mecazi anlamda elbette. Geçmiş hayatlara sadece bakmak değil onları görmek, anlamak ve kendi geleceğimi bu tecrübelerin üstüne inşa etmek…

GÖZ kelimesi bana bunu hatırlatıyor. Ve duvarıma asacağım türde bir göz olarak WEBB Uzay teleskobunun şekli gayet ilham verici. Altıgenler oluşan 18 aynası var. Adeta bir petek gibi. Ortada 6 ayna ve onun etrafında 12 ayna daha… 

12 aynayı 12 ay gibi düşünebilir miyiz? Neden olmasın? Ortadaki aynalar da 2023 yılına ait hedeflerimiz. İster hepsini aynı anda yapın, isterseniz 2 ayda bir yeni hedeflere geçin. En ortada ayna yok ama altıgen bir şekil var. Oraya da yılın en büyük hedefini yazalım. Ya da kendimiz için seçtiğimiz yılın kelimesini…

Peki günleri nasıl organize etsek? Benim için hafta Pazar günü başlıyor. İlginçtir 2023 yılı da öyle. Haftanın 7 gününü bir altıgenin etrafındaki 6 altıgen şeklinde yerleştirsek? Hiç fena olmadı. Şimdi de haftaları ayların içine yerleştirmeye başlayalım. Bazı aylarda geçişler yapmamız gerekecek. Olsun. Zaten bu fonksiyonel değil estetik bir takvim. Bize ilham verecek. Hedeflerimizi gözümüzün önünde tutacak. Üzerine yeni amaçlar yerleştirmemizi kolaylaştıracak bir tasarım. Son haliyle hem onları, hem haftaları, hem de ayları ayrı ayrı görebiliyoruz. Üstelik yılın tamamı da bir GÖZ şeklinde. Devasa bir göz gibi olan evreni incelemek için yapılmış bir teleskop. 

Evet bu yıl GÖZ temasını ve bu teleskop şeklini seçtiğim için tasarladığım fonksiyonel takvim de bundan nasibini aldı. Evet bir estetik bir de fonksiyonel iki takvim yapıyorum her yıl. Daha gelenekesel, daha fonksiyonel olan Astronomi takviminde WEBB Uzay teleskobunun çektiği en güzel görsellerden bir tasarım yaptım. 

Ocak ayında WEBB’İN İLK DERİN ALANI görseli bizi karşılıyor. Çünkü onun çektiği bu ilk fotoğrafta SMACS 0723 kümesindeki binlerce galaksi görülüyor. 

Şubat’ta Güney Halkası Bulutsusu ve Mart’ta Stephan Beşlisi var. 5 galaksiyi birden gösteren ve 150 milyon piksel içeren bu görsel, yaklaşık 1.000 ayrı görüntü dosyasının birleştirilmesiyle oluşturuldu.

Astronomi takviminin günleri gösteren bölümünde hem geçmişteki önemli olayları hem de 2023 yılında gerçekleşmesi beklenen uzaya dair gelişmeleri yerleştirdim. Elbette kendi notlarınızı ve randevularınızı ekleyebileceğiniz boş alanlarla birlikte…

WEBB Uzay Teleskobunun görme yetenekleri o kadar esnek ki, bazı ayların görsellerinde çok uzak galaksiler ve içindeki milyarlarca yıldız aynı anda gözüküyor; bazılarındaysa tek bir gezegen ve hatta tek bir gök cismi. Dimorphos asteroidini hatırlıyor musunuz? Canlı yayında ona gönderilen uzay aracının çarparak yörüngesini değiştirmesini izlemiştik. İşte burada çarptıktan 4 saat sonra teleskopla uzaya yayılan tozları görüyoruz. 

İnanılmaz değil mi? Bir açıdan gerçekten de bir ütopya. 

Çünkü gerçekten de artık insanlığın evrene bakan kocaman bir gözü var. İnsanın kendi evreni olan hayatına bakan bir başka gözü neden olmasın? O gözü açmak sizin elinizde. Yepyeni bir başlangıç yapmak.