Bugün Pazar değil biliyorum, ama aralarda böyle sürprizler yapmayı da seviyorum. Pazar günlerinin oturmuş bir formatı var. O format üzerinde zaman zaman küçük değişiklikler yapsam da ilk günden bu yana sanattan, tasarımdan ve teknolojiden bahsetmeye devam ediyorum. Arka planda ve üzerimde beyaz rengi tercih ettiğimi biliyorsunuz. Ama çok parlak olduğu için özellikle geceleri izleyenler rahatsız olduklarını söylediler, o yüzden son videolarımda fark etmişsinizdir, beyaz, pür beyaz olmaktan çıktı. Renk paletini yeni kullanmaya başladığım kameranın da yardımıyla biraz yumuşattım. Ve bu görsellik ve içerikle bir müddet daha Pazar hikayelerine devam etmeyi planlıyorum.
Kategori: Eğitim
Öğrenmek, hayatta kazanabileceğimiz belki de en önemli alışkanlık. Şu anda bir öğrenciyseniz ne mutlu size. Tek işiniz “öğrenici” olmak. İleride başka işleri yapmaya başlayınca sakın bundan vazgeçmeyin. Peki çok iyi bir öğrenici olmanın sırrını söyleyeyim mi size? Öğretmen olmak.
Öğretmen olmak derken sadece meslek olarak öğretmenlikten bahsetmiyorum. Herhangi bir konuyu öğrenmeye çalışırken uygulanabilecek bir yöntemden söz ediyorum. Diyelim ki öğrencisiniz ve bir sınava hazırlanıyorsunuz, ya da çalışansınız, girişimcisiniz ve bir sunuma hazırlanıyorsunuz. Öğrenilecek konuya nasıl hazırlanmak lazım? Nasıl ders çalışmak lazım? Soru bu.
Benim kendi bulduğum cevap 3 kelimeden ibaret. Fizikçi Richard Feynman 4 adımlı bir strateji öneriyor. Ama bütün bunları açıklamadan önce nasıl çalışmamak gerektiği konusunda Stanford Üniversitesi’nde “öğrenme” uzmanı olan profesör Candace Thille’in şu 5 uyarısına kulak verelim.
2017’nin ilk günü başladığımız okuma macerasında 10 ayda 1000 kitap bitirdik. Günde en fazla 45 dakika çocuğunuzla, kardeşinizle kitap okuyarak siz de bu kadar çocuk kitabı okuyabilirsiniz.
Hayali konuşmalar serisinin bu bölümünde Arnold Schwarzenegger’le bir konuşma yapacağız. Tabi aksanından dolayı onu anlayabilirsek 🙂
Arnold enteresan bir insan. 18 yaşında Avusturya’da askerlik yaparken tankçıymış. Askerlik yapanlar bilir, önemli bir statüdür tankçı olmak. “Her ananın oğlu asker olur ama her kızın sevdiği tankçı olamaz” denir. Tabi biz onu tankçılığından çok “vücutçuluğuyla” tanıyoruz. 19 yaşında vücut geliştirme sporunda Avrupa çapında başarılara imza atıyor, “tank gibi bir vücut” yapıyor ve 21 yaşında Amerika’ya taşınıyor. Taşındığında zar zor İngilizce konuşabilen bir insan. Ama hedefi bırakın İngilizce konuşmayı Hollywood’da oyuncu olmak. İşte o yüzden bir yandan “vücut geliştirme”ye devam ederken bir yandan da İngilizce dersleri alarak “dil geliştirme”ye başlıyor.
Hiçbir şeyi doğru düzgün hatırlayamıyorum diyenlerdenseniz kendinize biraz haksızlık ediyorsunuz. İnsan beyni hiçbir şeyi değil bazı şeyleri kolayca hatırlayamaz. Mesela benim en çok söylediğim şeylerden biri: “isim hafızam hiç yok ama görsem kesin hatırlarım.” Çünkü görsel hafızamız daha iyidir. Aslına bakarsanız duyu organlarımızla ilişkili pek çok şeyi daha iyi hatırlarız. Yıllar önce dinlediğiniz şarkıları o yüzden kolayca söylemeye başlarsınız. Ya da bir koku ansızın sizi alıp ta çocukluğunuzun en derin hatıralarına götürebilir.
Daha iyi öğrenmek için SODTİ tekniği
İstesek de istemesek de sürekli bir şeyler öğreniyoruz. Beynimiz hiç durmuyor. Ayrıca durmak da istemiyor. Geçenlerde sevdiğim YouTuber’lardan biri olan Vsauce bir deney yapmak için kendisini üç gün boyunca bir odaya kapattı. Dış dünyayla ilgisini kesti. Bunun için kullandığı oda tamamen beyazdı. Bembeyaz.
Amacı bu odada beynine gelen tüm sinyalleri, uyarıları engellemekti. Bir çeşit beynini durdurma çabası. Sonucunu kendiniz izlersiniz. Bizim konumuzla olan ilgisi şu: böyle bir şeyi sakın evde denemeyin. Çünkü beyni durdurabilmek mümkün değil. Sürekli öğrenmek zorunda. “Beynim almıyor” diye onu suçlayamayız.