5 yıl kadar önce bir Pazar sabahı bu kanalda düzenli olarak video yayınlamaya karar verdim. Amacım sanat, tasarım ve teknoloji konuları başta olmak üzere ilgilendiğim alanlarda daha düzenli araştırmalar yapmak ve öğrendiklerimi hikayeleştirerek paylaşmaktı. İyiki de böyle bir karar vermişim. Çünkü 5 yıllık bu macera bana çok şey öğretti. Her şeyden önce 5 milyon farklı ve ilginç insanla buluşturdu. 5 milyon! Söylerken bile kulaklarıma inanamıyorum şu anda. Az önce kontrol ettim. Dünyada 112 ülkenin nüfusu 5 milyondan az. Bu kanal bir ülke olsaydı Yeni Zelanda’dan kalabalık olurdu; çok yakında Norveç’i geçeceğiz! Ama sadece niceliği değil asıl bu kanalın izleyicilerinin niteliği beni her gün şaşırtmaya devam ediyor. Sizlerin arasından öyle farklı, öyle ilginç insanlarla tanıştım ki, dünyaya bakış açım değişti. Geleceğe dair iyimserliğim arttı.
WhatsApp’ı silelim mi?
Size mesajlaşmanın en güvenli yolunu göstereyim mi?
- Bu mesaj 5 saniye içinde kendini imha edecektir.
“Görevimiz Tehlike”deki gibi kendini yok eden mesajlar kullanmak. Tabi kasetler, teypler mi kaldı şimdi herşey dijital. Gözlüklerin içine yerleştirilen çiplerle bile mesajlaşmak mümkün. Doğru. Yine de artık neredeyse insan hakları kadar değerli hale gelen dijital haklarımıza sahip çıkmamız lazım.
- Bu mesaj 5 saniye içinde kendini imha edecektir. Gittiğim yeri söylersem tatil yapmış sayılmam ki.
Tom Cruise’un bu son sözüne dikkat. Çünkü 8 Şubat’ta yürürlüğe gireceği duyurulan WhatsApp’ın gizlilik ilkesi hakkında bize çok güzel bir ipucu veriyor. Büyük tartışma yarattı bu konu. Mesajlarımız okunacak mı? Başkalarıyla paylaşılacak mı diye…
Geçen yıla dans eden robotlarla veda etmiştik. Bu yıla ilk önemli yapay zeka gelişmesiyle başlayalım. Hani sadece yazı, makale, hikaye değil, şiir bile yazabilen bir GPT-3 vardı ya… Bazı metinleri öylesine ustalıkla yazıyordu ki bize bunların bir insan tarafından yazılmadığı söylendiğinde inanmakta güçlük çekiyorduk. İşte onu geliştiren Open AI bu kez de resim yapabilen başka bir dil modeli geliştirdi. Sadece resim de değil, tasarım yapabilen, çizimler, taslaklar oluşturabilen, hatta hiç çekilmemiş fotoğraflar üretebilen yepyeni bir yapay zeka modeli bu. DALL-E.
İnsanların robot dansı yapmaya çalıştıkları günleri hatırlıyor musunuz? Artık robotlar insan dansı yapmaya başladı.
Evet Boston Dynamics’in tasarladığı bu robotlar 2021’in gelişini böyle bir dansla kutladılar ve her zaman olduğu gibi interneti birbirine kattılar.
Bu robotları daha önce eminim sizler de internetin bir yerlerinde görmüş ve muhtemelen ürkmüşsünüzdür. Çünkü bu tür videoların virüs gibi bir yayılma hızı ve ulaştıkları insanları bir hasta gibi irkiltme potansiyelleri var. Peki neden? Neden korkuyoruz bu makinelerden?
2021’de Zinciri Kırma!
Yeni bir yıla girmek üzereyiz. Bu dönemde genellikle insanlar geçmiş yılın bir muhasebesini yapıp, gelecek yıl için de kendine bazı hedefler koyar öyle değil mi? 2020 hakkında söylenebilecek her şey söylenmiştir herhalde. Ben bu konuların üzerinde daha fazla durmak istemiyorum. Kısaca yedi bitirdi bizi. Tarihin son hanesinin sıfırlandığı bir yıldı sonuçta. Gelin biz gelecek yılın muhasebesini yapalım birlikte.
Gelecek yıl hayatımızdaki bir şeyi daha iyi yapabilir miyiz? Bir konuda daha iyi olabilir miyiz? Muhasebe derken gerçekten bir hesap yapacağız şimdi. Açalım bir tablolama programını. A1 hücresine 1 yazalım. Bu 2021’in birinci günü. Elde var 1. Herhangi bir konuda bir şeyler yapmak için elimizde olan sadece bu 1.
2021’de daha mutlu olmak istiyorum ama şu anda mutluluğum sadece 1.
2021’de daha sağlıklı olmak istiyorum ama şu anda sağlığım sadece 1.
2021’de daha akıllı olmak istiyorum ama şu anda aklım sadece 1.
Durumumuzu tespit ettik. Bir farkındalık kazandık. Önemli olan bundan sonra ne yapacağımız. 2 Ocak 2021’de küçücük bir adım atsak. Bulunduğumuz durumu azıcık daha iyi hale getirsek. Ne kadar az? %1 kadar az. Ne olur yeni durumumuz?
1.01 değil mi? Bunu bir formülize edelim o zaman. A1 hücresindeki durumumuza A1’in %1’i kadar küçük bir şey ekledik. =A1+(A1*0.01)
Aynı şekilde 2021’in üçüncü gününde yine çok küçük bir adım daha atsak. Formülümüzü yapıştıralım. İkinci günden %1 daha iyi hale gelmek için attığımız bu adımın sonunda artık 1.0201 durumundayız. Bu çok küçük bir gelişme gibi değil mi? Ama bakın bu formülü uygulamaya devam edersek yılın 71. Gününde durumumuz 2’ye ulaşıyor. 12 Mart 2021’de kendimiz adına belirlediğimiz o 1 her ne ise attığımız minicik adımlarla artık 2 durumuna geçti. 2 kat daha iyi olduk.
Eğer ipin ucunu daha doğrusu zincirin ucunu kaçırmayıp bu işe devam edersek yılın sonunda kaça ulaşırız biliyor musunuz? Ocak’ta başladık, Şubat boyunca çalıştık Mart ortasında 2 olabildik, o zaman yılın sonunda 8-9, belki de 10 filan oluruz herhalde… Bu lineer düşünce. Düz ilerleme. Söylediğim formülü uyguladığımızda yılın sonunda elimizdeki 1, 37.4 kat artıyor. Bakın bu formülü bir grafiğe dönüştürecek olursak ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Herhangi bir şeyi her gün bir öncekinden %1 daha iyi yapsak yıl sonunda 37.4 kat daha iyi yapmaya başlarız.
Bu eğriye iyi bakın. Doğal hayatta hiçbir şey dümdüz değildir. İnsan hayatında da gelişmeler öyle dümdüz gerçekleşmez. Ama insan böyle bir yanılgıya düşer. Bir kişiye piyango çıksa, kendisine de çıkacağı hayaline kapılır. Matematiksel olarak bunun ihtimalinin ne kadar düşük olduğunu bilmez. Bilse de görmek istemez. Oysa kendi elinde olanlara odaklansa ve bunlarla ilgili her gün küçücük bir adım atsa, işte hesap ortada…
Ben bu küçücük adımları atmayı kolaylaştırmak için yıllardır “Zinciri Kırma” adında çok basit bir metodolojiyi hem kendim uyguluyorum hem de sizlerle paylaşıyorum. Yılın başında kendimize bir hedef belirliyoruz. Bu hedef için her gün bir adım atıyoruz. Küçücük bir adım. Ama her gün atıyoruz. O adımı attıktan sonra bu ilginç tasarımlı takvimimize bir çarpı koyuyoruz. Takvimimizin tasarımı ilginç çünkü diğer takvimlerde olduğu gibi tarihin kendisine değil hedefimize odaklanmış olarak tasarladım. Dilerseniz kendiniz de hazırlayabilirsiniz ama ben her zaman olduğu gibi bir dosya kağıdına basılabilecek büyüklükte hazırladım. Açıklamalar bölümündeki linkten indirip kullanabilirsiniz. İndirdiniz, bastırdınız. Hemen bir hedef belirleyin kendinize ve onu güzelce bir yazın. Ben kolay ve her zaman geçerli bir örnek olduğu için yine kitap okumak üzerinden devam edeyim size bu metodolojiyi anlatmaya…
Hedefim “2021’de daha akıllı olmak” olsun. İnanın bunun kitap okumaktan daha kolay bir yolu yok. İyi ama kitap okuma konusunda süper acemiyim. 1 sayfayı zor bitiriyorum. Olsun. Sonuçta elde var 1. 1 Ocak’ta 1 sayfa kitap okuyarak başlayabiliriz. Okuduktan sonra takvimime 1 çarpı atıyorum. Her ne yapıyorsak her gün onu biraz daha iyi hale getirme düşüncemiz vardı ya. Hani bir tablo hazırlamıştık… İkinci gün 1.01 sayfa kitap okuyalım. 1 sayfa 1 kelime. Üçüncü gün 1 sayfa 2 kelime. Hadi küsüratları boşverin. İlk 41 gün 1’e yuvarlayalım, günde sadece 1 sayfa kitap okumaya devam edelim. Ama her seferinde okuyup bitirdikten sonra bu takvime bir çarpı atmayı unutmuyoruz. Artık çarpılardan oluşan bir zincir yapmaya başladık. 41 günlük bir emek var bu zincirde. 1 gün bile ara verip kırmak istemeyiz bu zinciri. Her gün %1 daha iyi olma prensibine göre 42. günde 1,5 sayfa okumaya başlamamız gerekiyor. Zaten günlerdir bu işi yaptığımız için artık çok daha kolay bizim için. 71. Güne geldiğimizde, yani 12 Mart tarihinde günde artık 2 sayfa okumaya başlayabiliriz. Bir yandan performansımızı bu eğri grafiğindeki gibi yavaş yavaş arttırırken bir yandan da takvimimize çarpılar atarak oluşturduğumuz zincirimizi uzatıyoruz. Zincirimiz uzadıkça güçleniyor ve bizi hedefimize daha sıkı bağlıyor. Bu hesapla gelecek yıl tam da bugünlerde artık günde 37 sayfa kitap okumaya başlıyoruz. Oysa ilk 41 gün boyunca günde sadece 1 sayfa okumuştuk.
İnsanların çoğu kısa vadeye odaklanır. Oysa zinciri kırma metodolojisi istikrara odaklanmamızı kolaylaştırır. İnsanların çoğu yılın başında gaza gelip çok büyük adımlar atmaya çalışır. Oysa zinciri kırma metodolojisi tam tersine çok küçük adımları sürekli atmanızı teşvik eder.
Az önceki örnekte “ya 1 sayfa kitap okumakta ne var, ben günde 10 sayfa okurum” der. Ocak ayına hızlı başlar, daha ilk hafta bir şey olur ve bir gün okumaya ara verir, ikinci hafta nasıl olsa ara vermiştim deyip iki gün daha okumaz ve nihayet üçüncü hafta o hedefi bırakıverir. Bunu ben demiyorum. 800 milyon kullanıcı aktivitesi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre insanların büyük çoğunluğu yeni yıl hedeflerini en fazla 19 Ocak’a kadar sürdürebildiklerini söylüyor. O yüzden 19 Ocak tarihini “mızıkçılar günü” ilan ediyorum.
Oysa zinciri kırma metodolojisinde çok yavaş ve çok küçük başlamak esas. Kaplumbağa gibi yavaş ama istikrarlı olmak. Tavşan gibi gaza gelmemek. Bizim amacımız her gün büyük adımlar atarak doğadaki grafiklerin tersine dümdüz, lineer çıkan bir grafik oluşturmaya çalışmak değil. Çünkü biliyoruz ki birden hızlı başlarsak günde 10 sayfa okumaya çalışırsak 19. gün nefesimiz kesilebilir, 190 sayfa okuduğumuzla kalırız. En kötüsü umudumuz, kendimize olan güvenimiz kırılır. Bizim amacımız doğadaki o eğri grafiği yakalamak. Onu takip edersek ve günde 1 sayfa okuyup her gün %1 kendimizi geliştirirsek bu hesapla yıl sonunda günde 37 sayfa okumaya başlarız demiştim. Toplamda kaç sayfa okumuş oluruz biliyor musunuz? 3678 sayfa. Bir kitabı ortalama 300 sayfa olarak kabul edersek bu 12 kitap eder. Bu 12 akıllı insanla yıl boyunca sohbet etmek, onunla fikir alışverişinde bulunmak demek. 2021’de daha akıllı olmak hedefine doğru istikrarlı bir şekilde ilerlemek demek.
Ben kitap okuma örneği verdim, siz bunu kendi hedefinize uyarlayın. 2021’de daha sağlıklı olmak için egzersiz yapmak istiyorsanız günde 12021’de Zinciri Kırma!
Yeni bir yıla girmek üzereyiz. Bu dönemde genellikle insanlar geçmiş yılın bir muhasebesini yapıp, gelecek yıl için de kendine bazı hedefler koyar öyle değil mi? 2020 hakkında söylenebilecek her şey söylenmiştir herhalde. Ben bu konuların üzerinde daha fazla durmak istemiyorum. Kısaca yedi bitirdi bizi. Tarihin son hanesinin sıfırlandığı bir yıldı sonuçta. Gelin biz gelecek yılın muhasebesini yapalım birlikte.
Gelecek yıl hayatımızdaki bir şeyi daha iyi yapabilir miyiz? Bir konuda daha iyi olabilir miyiz? Muhasebe derken gerçekten bir hesap yapacağız şimdi. Açalım bir tablolama programını. A1 hücresine 1 yazalım. Bu 2021’in birinci günü. Elde var 1. Herhangi bir konuda bir şeyler yapmak için elimizde olan sadece bu 1.
2021’de daha mutlu olmak istiyorum ama şu anda mutluluğum sadece 1.
2021’de daha sağlıklı olmak istiyorum ama şu anda sağlığım sadece 1.
2021’de daha akıllı olmak istiyorum ama şu anda aklım sadece 1.
Durumumuzu tespit ettik. Bir farkındalık kazandık. Önemli olan bundan sonra ne yapacağımız. 2 Ocak 2021’de küçücük bir adım atsak. Bulunduğumuz durumu azıcık daha iyi hale getirsek. Ne kadar az? %1 kadar az. Ne olur yeni durumumuz?
1.01 değil mi? Bunu bir formülize edelim o zaman. A1 hücresindeki durumumuza A1’in %1’i kadar küçük bir şey ekledik. =A1+(A1*0.01)
Aynı şekilde 2021’in üçüncü gününde yine çok küçük bir adım daha atsak. Formülümüzü yapıştıralım. İkinci günden %1 daha iyi hale gelmek için attığımız bu adımın sonunda artık 1.0201 durumundayız. Bu çok küçük bir gelişme gibi değil mi? Ama bakın bu formülü uygulamaya devam edersek yılın 71. Gününde durumumuz 2’ye ulaşıyor. 12 Mart 2021’de kendimiz adına belirlediğimiz o 1 her ne ise attığımız minicik adımlarla artık 2 durumuna geçti. 2 kat daha iyi olduk.
Eğer ipin ucunu daha doğrusu zincirin ucunu kaçırmayıp bu işe devam edersek yılın sonunda kaça ulaşırız biliyor musunuz? Ocak’ta başladık, Şubat boyunca çalıştık Mart ortasında 2 olabildik, o zaman yılın sonunda 8-9, belki de 10 filan oluruz herhalde… Bu lineer düşünce. Düz ilerleme. Söylediğim formülü uyguladığımızda yılın sonunda elimizdeki 1, 37.4 kat artıyor. Bakın bu formülü bir grafiğe dönüştürecek olursak ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Herhangi bir şeyi her gün bir öncekinden %1 daha iyi yapsak yıl sonunda 37.4 kat daha iyi yapmaya başlarız.
Bu eğriye iyi bakın. Doğal hayatta hiçbir şey dümdüz değildir. İnsan hayatında da gelişmeler öyle dümdüz gerçekleşmez. Ama insan böyle bir yanılgıya düşer. Bir kişiye piyango çıksa, kendisine de çıkacağı hayaline kapılır. Matematiksel olarak bunun ihtimalinin ne kadar düşük olduğunu bilmez. Bilse de görmek istemez. Oysa kendi elinde olanlara odaklansa ve bunlarla ilgili her gün küçücük bir adım atsa, işte hesap ortada…
Ben bu küçücük adımları atmayı kolaylaştırmak için yıllardır “Zinciri Kırma” adında çok basit bir metodolojiyi hem kendim uyguluyorum hem de sizlerle paylaşıyorum. Yılın başında kendimize bir hedef belirliyoruz. Bu hedef için her gün bir adım atıyoruz. Küçücük bir adım. Ama her gün atıyoruz. O adımı attıktan sonra bu ilginç tasarımlı takvimimize bir çarpı koyuyoruz. Takvimimizin tasarımı ilginç çünkü diğer takvimlerde olduğu gibi tarihin kendisine değil hedefimize odaklanmış olarak tasarladım. Dilerseniz kendiniz de hazırlayabilirsiniz ama ben her zaman olduğu gibi bir dosya kağıdına basılabilecek büyüklükte hazırladım. Açıklamalar bölümündeki linkten indirip kullanabilirsiniz. İndirdiniz, bastırdınız. Hemen bir hedef belirleyin kendinize ve onu güzelce bir yazın. Ben kolay ve her zaman geçerli bir örnek olduğu için yine kitap okumak üzerinden devam edeyim size bu metodolojiyi anlatmaya…
Hedefim “2021’de daha akıllı olmak” olsun. İnanın bunun kitap okumaktan daha kolay bir yolu yok. İyi ama kitap okuma konusunda süper acemiyim. 1 sayfayı zor bitiriyorum. Olsun. Sonuçta elde var 1. 1 Ocak’ta 1 sayfa kitap okuyarak başlayabiliriz. Okuduktan sonra takvimime 1 çarpı atıyorum. Her ne yapıyorsak her gün onu biraz daha iyi hale getirme düşüncemiz vardı ya. Hani bir tablo hazırlamıştık… İkinci gün 1.01 sayfa kitap okuyalım. 1 sayfa 1 kelime. Üçüncü gün 1 sayfa 2 kelime. Hadi küsüratları boşverin. İlk 41 gün 1’e yuvarlayalım, günde sadece 1 sayfa kitap okumaya devam edelim. Ama her seferinde okuyup bitirdikten sonra bu takvime bir çarpı atmayı unutmuyoruz. Artık çarpılardan oluşan bir zincir yapmaya başladık. 41 günlük bir emek var bu zincirde. 1 gün bile ara verip kırmak istemeyiz bu zinciri. Her gün %1 daha iyi olma prensibine göre 42. günde 1,5 sayfa okumaya başlamamız gerekiyor. Zaten günlerdir bu işi yaptığımız için artık çok daha kolay bizim için. 71. Güne geldiğimizde, yani 12 Mart tarihinde günde artık 2 sayfa okumaya başlayabiliriz. Bir yandan performansımızı bu eğri grafiğindeki gibi yavaş yavaş arttırırken bir yandan da takvimimize çarpılar atarak oluşturduğumuz zincirimizi uzatıyoruz. Zincirimiz uzadıkça güçleniyor ve bizi hedefimize daha sıkı bağlıyor. Bu hesapla gelecek yıl tam da bugünlerde artık günde 37 sayfa kitap okumaya başlıyoruz. Oysa ilk 41 gün boyunca günde sadece 1 sayfa okumuştuk.
İnsanların çoğu kısa vadeye odaklanır. Oysa zinciri kırma metodolojisi istikrara odaklanmamızı kolaylaştırır. İnsanların çoğu yılın başında gaza gelip çok büyük adımlar atmaya çalışır. Oysa zinciri kırma metodolojisi tam tersine çok küçük adımları sürekli atmanızı teşvik eder.
Az önceki örnekte “ya 1 sayfa kitap okumakta ne var, ben günde 10 sayfa okurum” der. Ocak ayına hızlı başlar, daha ilk hafta bir şey olur ve bir gün okumaya ara verir, ikinci hafta nasıl olsa ara vermiştim deyip iki gün daha okumaz ve nihayet üçüncü hafta o hedefi bırakıverir. Bunu ben demiyorum. 800 milyon kullanıcı aktivitesi üzerinde yapılan bir araştırmaya göre insanların büyük çoğunluğu yeni yıl hedeflerini en fazla 19 Ocak’a kadar sürdürebildiklerini söylüyor. O yüzden 19 Ocak tarihini “mızıkçılar günü” ilan ediyorum.
Oysa zinciri kırma metodolojisinde çok yavaş ve çok küçük başlamak esas. Kaplumbağa gibi yavaş ama istikrarlı olmak. Tavşan gibi gaza gelmemek. Bizim amacımız her gün büyük adımlar atarak doğadaki grafiklerin tersine dümdüz, lineer çıkan bir grafik oluşturmaya çalışmak değil. Çünkü biliyoruz ki birden hızlı başlarsak günde 10 sayfa okumaya çalışırsak 19. gün nefesimiz kesilebilir, 190 sayfa okuduğumuzla kalırız. En kötüsü umudumuz, kendimize olan güvenimiz kırılır. Bizim amacımız doğadaki o eğri grafiği yakalamak. Onu takip edersek ve günde 1 sayfa okuyup her gün %1 kendimizi geliştirirsek bu hesapla yıl sonunda günde 37 sayfa okumaya başlarız demiştim. Toplamda kaç sayfa okumuş oluruz biliyor musunuz? 3678 sayfa. Bir kitabı ortalama 300 sayfa olarak kabul edersek bu 12 kitap eder. Bu 12 akıllı insanla yıl boyunca sohbet etmek, onunla fikir alışverişinde bulunmak demek. 2021’de daha akıllı olmak hedefine doğru istikrarlı bir şekilde ilerlemek demek.
Ben kitap okuma örneği verdim, siz bunu kendi hedefinize uyarlayın. 2021’de daha sağlıklı olmak için egzersiz yapmak istiyorsanız günde 1 dakikayla başlayın. Ama her gün yapın ve her gün takviminize bir çarpı atarak zincirinizi kırmadan uzatmaya çalışın. Bunu daha iyi görselleştirmek, kocaman bir poster halinde duvarınızda, gözünüzün önünde tutmak isterseniz bir de büyük boy tasarımını hazırladım. Bu tasarımda hedefiniz bir güneş gibi karşınızda dururken siz de her ay atacağınız çarpılarla onun etrafında doğal gelişim eğrilerinizi oluşturuyorsunuz. Dileyenler bu büyük boy posteri de yine açıklamalar bölümünden verdiğim linkten alabilir ve kendisine ya da sevdiklerine hayat boyu fayda sağlayacak bir hediye verebilir.
O doğal gelişim eğrilerini gözden uzak tutmamak lazım. İnsanlığın en büyük inovasyonlarından biri olan roketler bile ilk fırlatıldıkları anda son derece yavaş yükselmeye başlarlar. Tıpkı o eğride olduğu gibi. Eğer biz de 2021’de kendi hayatımızda bir inovasyon yapmak, kendi potansiyelimizi keşfetmek istiyorsak bu doğal davranış biçimini takip etmeliyiz. Bizi yerçekimi gibi yerimize mıhlayan hımbıllığımızdan, tembelliğimizden, ataletimizden kurtulup bir güneş gibi ışıldayan hedefimize yükselmenin tek yolu bu.
dakikayla başlayın. Ama her gün yapın ve her gün takviminize bir çarpı atarak zincirinizi kırmadan uzatmaya çalışın. Bunu daha iyi görselleştirmek, kocaman bir poster halinde duvarınızda, gözünüzün önünde tutmak isterseniz bir de büyük boy tasarımını hazırladım. Bu tasarımda hedefiniz bir güneş gibi karşınızda dururken siz de her ay atacağınız çarpılarla onun etrafında doğal gelişim eğrilerinizi oluşturuyorsunuz. Dileyenler bu büyük boy posteri de yine açıklamalar bölümünden verdiğim linkten alabilir ve kendisine ya da sevdiklerine hayat boyu fayda sağlayacak bir hediye verebilir.
O doğal gelişim eğrilerini gözden uzak tutmamak lazım. İnsanlığın en büyük inovasyonlarından biri olan roketler bile ilk fırlatıldıkları anda son derece yavaş yükselmeye başlarlar. Tıpkı o eğride olduğu gibi. Eğer biz de 2021’de kendi hayatımızda bir inovasyon yapmak, kendi potansiyelimizi keşfetmek istiyorsak bu doğal davranış biçimini takip etmeliyiz. Bizi yerçekimi gibi yerimize mıhlayan hımbıllığımızdan, tembelliğimizden, ataletimizden kurtulup bir güneş gibi ışıldayan hedefimize yükselmenin tek yolu bu.
Yukarıdaki videoda ne izledik biz? Buz dağının sadece suyun üstünde kalan kısmını… Yıllarca sadece bu gençlerin değil, onların ailelerinin, antrenörlerinin, cimnastik federasyonu ailesindeki tüm fertlerin yaptıkları özverili çalışmaların sonucunu izledik.
Peki Türk spor tarihindeki bu ilki nasıl gerçekleştirdiler? Eğer cevabını öğrenebilirsek belki bizler de kendi hayatlarımızın bazı ilklerini gerçekleştirebiliriz düşüncesiyle bu soruyu az önce soluksuz izlediğimiz milli takım oyuncularımıza sordum. Meğer buz dağının suyun altında kalan kısmı çok küçük yaşlardan itibaren oluşturulmaya başlanmış…