Bu yıl odaklanma konusunda her zamankinden daha çok sayıda mesaj alıyorum. Öğrenciler odaklanamadıkları için ders çalışamadıklarını söylüyor. Çalışanlar verimliliklerini kaybettiklerinden yakınıyor. Belirsizlik hepimizin hayatını darmadağın ediyor. Aslında bu cümle bile yaşadığımız problemin çözümünü içinde barındırmıyor mu? Belirsizlikse eğer sorunumuz, çözüm en azından kendi dünyamızı belirgin hale getirmek. Kafamızdaki bu dağınıklığı toparlamanın en makul yolu düşüncelerimizi görünürleştirmek. Fikirlerimizi notlara döküp düzenlemek. Şimdi size bunu nasıl yapabileceğinizi göstereceğim. Odaklanmak için gerçek dünyada neye ihtiyacımız var? Bir odaya…
Bilim dünyasında bu haftanın en önemli gelişmesi hiç şüphesiz Ay’da yapılan bir keşif oldu. Ay’da su bulundu! Yine! On yıllardır oralarda bir yerde su olabileceği tahmin ediliyordu ama kanıtlanamamıştı. Üstelik ilk keşif 2020’de değil, 11 yıl önce, 2009’da yapıldı. Ay’ın kutuplarında hiç güneş almayan kraterlerin içinde su buzu olduğu tespit edildi. O kraterlerin güneş sisteminin en soğuk noktaları olduğunu düşündüğümüzde bu çok da şaşırtıcı gelmeyebilir. İşte şaşırtıcı olan şey bu hafta yapılan keşif. Ay’ın güneş alan yerlerinde de su molekülleri olduğu bulundu.
Çocukken ebelemece oynar mıydınız? Ebeleme oyunu? Bazıları büyüyünce de oynamaya devam ediyor. Hem de uzayda. Ebelemece oynayanlar bu çocuklar. Onların bu sevinç çığlıklarının sebebi topu topu 82 fotoğraftan oluşturulan bu video görüntüsü. Ne olduğunu bile tam olarak anlayamıyoruz değil mi? Vantuz gibi uzanan bu kol, taşlı bir toprağa dokunup geri çekiliyor. Elimizle arkadaşımıza dokunup “EBE!” dememiz gibi. Tek fark burada dokunulan yüzeyin arkadaşımız olmaması. Belki de olabilir mi… Arkadaşım Bennu 🙂
Yapay zeka bunun neresinde?
Şimdi size bir soru. Yapay zeka bunun neresinde? İpucu vereyim mi? Hadi onu da başka bir soruyla vereyim. İzlemekte olduğunuz bu videoyu nereden buldunuz? Sonuçta bunun gibi bilgiyi işleyebilen bir cihazda önünüze bir başlık ve küçük bir resim düştü ve ona tıklayarak geldiniz ama benim sorum işte o başlık ve küçük resim önünüze nasıl düştü? Siz gerçek zekanızı kullanarak bu soru hakkında biraz düşünürken ben size kısaca yapay zekanın gündelik hayatımızı nasıl etkilediğinden bahsedeyim…
2020 yılını hiç unutmayacağız değil mi? Muhtemelen çocuklarımıza, onların çocuklarına, torunlarımızın torunlarına “ah ah, sene 2020, hiç unutmuyorum, biz neler neler yaşadık o yıl…” diye başlayan cümleler kuracağız. Kuracağız da o cümlelerin devamında anlatacağımız konu sadece pandemi olmayacak. Torunlarımızın torunlarına hikaye anlatabilecek kadar uzun süre yaşamamızı sağlayan bir keşif olacak. Çünkü o keşif 2020 yılının Ekim ayında, daha geçen Çarşamba Nobel ödülü kazandı.
Gerçek Iron Man
“Uçan böcekler olmadan çiçekli bitkiler olmazdı.”
Tarih: 1 Eylül 2020. Yer: Los Angeles semaları.
Ses: Havalimanı kulesiyle American Airlines uçağının pilotu arasında geçen konuşma kaydı.
- Kule. American 1997. Az önce sırtında jetpack olan bir adamın yanından geçtik.
- American 1997, tamam, teşekkürler. Sağınızda mıydı, solunuzda mı?
- Sol tarafımızdaydı. Eee, belki eee… Yaklaşık 300 metre uzağımızda. Bizimle aynı yükseklikte…
Bu konuşmalar 1 Eylül 2020’de Los Angeles Havalimanı’na iniş yapmaya çalışan bir pilotla kontrol kulesi arasında kaydedildi. Sizin de duyduğunuz gibi pilot Jetpack’li bir adamı rapor etti. Bizimle aynı yükseklikte derken yerden 900 metre yukarıda olduğunu kastediyor. Sırtında Jetpack’li bir adam! Yerden 900 metre yukarıda. 10 dakika sonra Çin’den gelen başka bir uçağın pilotu da aynı kişiyi görerek kuleye bildirdi. Sırtında jetpack’le uçan bu kişinin kim olduğu henüz tespit edilemedi. FBI konuyu araştırmaya devam ediyor.