2021 hepimizin bildiği sebeplerle hepimiz için oldukça zor geçen bir yıl oldu. Çoğumuzun bir kaç saatliğine de olsa bu dünyadan kaçtığı, uzaklaştığı filmlerse sığınağımız… İşte o sığınakta izlediğim iyi filmleri hemen her yıl bu dönemde sizlerle paylaşıyorum. Bazılarınız biliyordur, her hafta Perşembe 21:00’da Dlive.tv/Barisozcan adresinden yaptığım TIMECODE canlı yayınlarında daha çok geçen yüzyılın klasiklerini analiz etmeye çalışıyorum. Bu videoda yaptığım seçki ise tamamen güncel 2021 yapımı filmlerden oluşacak. Elbette izlemediğim ya da hala gösterime girmesini beklediğim başka yapımlar da var ve ayrıca bu liste tamamen sübjektif. Analiz yapmayacağım. Spoiler vermeyeceğim. Her yerde bulabileceğiniz özetleri aktarmayacağım. Sadece kendi bakış açımla neden bu filmleri beğendiğimden bahsedeceğim. Bir de çarpıcı bulduğum bazı kısa bölümleri paylaşağım.
Kategori: Sinema
“Korku akıl katilidir.” – Bene Gesserit Sözü
“Korkaklar, ölmeden önce defalarca kez ölür; cesur insan ölümü bir kere tadar…” – William Shakespeare
2021’de izlediğim en iyi bilim-kurgu filmi Dune oldu. Tabi şimdilik. Belki Aralık’ta durum değişir.
“Dune” ya da diğer adıyla “Çöl Gezegeni” birkaç kez izlenmesi hatta mümkünse yanında okumalar yapılması gereken bir eser. O yüzden bu videoda “spoiler” vermeden hem film, hem de ona kaynaklık eden romanlar ve bütünüyle Dune evreni hakkında temel bazı bilgileri paylaşıp, hikayenin en başındaki çok önemli bir sahnenin analizini yapacağım. Sadece bu filmin değil tüm bilim-kurgu tarihinin en önemli sahnelerinden biri bu: Gom Cabbar Testi ya da İnsanlık Sınavı.
Geçtiğimiz günlerde Netflix’in Amerika’daki global yöneticilerinin önüne bir takım sayısal veriler düştü. Bir rapor. Rapora bakınca yöneticilerin gözleri faltaşı gibi açıldı. Bir süredir Amerikan seyircisinin beğenilerinin değiştiğini onlar da gözlemliyordu ama böylesi bir veri ilk defa karşılarına çıkmıştı. Altyazı okumaya üşenen hatta bu sebeple dünyanın geri kalanında yapılan sinema şaheserlerine bile burun kıvıran o Amerikan halkı değişmeye mi başlamıştı? Rakamlar yalan söylemez. Netflix bütün dünyada, her ülkenin kendi dilinde kendi kültürünü yansıtan yapımlar yapabilmesi için büyük bütçeler ayırıyor. Bugün Netflix 60’tan fazla dilde içerik üretiyor. İşte o yöneticilerin önündeki istatistik, bir Kore dizisinin “anormal” yükselişini raporluyordu: Squid Game. Squid Game’in yükselişi o kadarla da kalmadı, bu ilginç yapım artık Netflix’te en çok izlenen dizi.
- Herkes kimin kazandığını biliyor. Ama herkes nasıl kazanıldığını bilmiyor.
Bir film için çok iddialı bir başlangıç değil mi? Bu videoda böyle iddialı filmlerden bir seçki sunacağım sizlere. Ama bu ilk alıntıladığım filmi en sona saklayacağım. Çünkü önce sorular sormanızı isteyeceğim. Çünkü…
- Ulusumuza sorulacak milyonlarca önemli soru var. Türümüz, gezegenimiz… Kimse doğru soruyu sormuyor.
Kimse doğru soruyu sormuyor.
MONEYBALL
Doğru soruyu soranlardan biri Moneyball filminde Brad Pitt tarafından canlandırılan Oakland Athletics beyzbol menajeri Billy Beane’dir. Gerçek bir hikayeye dayanan bu film, tarih analistlerini göstermede bir kilometre taşıydı. Veritabanlarının gücünü bilgisayar ekranlarından çıkarıp büyük ekrana, beyaz perdeye getirdi.
2021’de OSCAR’ı hangi film almalı?
2021’nin en iyi film Oscar adayları arasında iki film ilginç özellikler ve biraz da benzerlikler taşıyor. Ben bu videoyu ödüller dağıtılmadan 24 saat önce yayına verdiğimde hala en iddialı aday Nomadland idi. Eleştirmenlerin gözdesi olan bu filme karşılık tüm adaylar içinde benim en sevdiğim film Minari oldu.
Her iki film de üst katmanda göçebelik ve yerleşik olma konularının üzerine gidiyor. Nomadland kelimenin tam anlamıyla göçebeler diyarı demek. Tabi böyle söyleyince aklınıza gelecek Orta Asya stepleri yerine ABD’nin orta batısında geçiyor olaylar. Atlar yerine karavanları binek yapmış insanların hikayesini anlatıyor bize. Neredeyse bir belgesel gerçekçiliğinde. Ekonomik krizde eşi ve eviyle beraber hemen her şeyini kaybetmiş birinin arayışına eşlik ediyoruz.
Hemen hepimizin cebinde video çekebilen bir cep telefonu var. Ama onun video çekebilme potansiyelini ne kadar kullanıyoruz? Bu videoda en basitinden en gelişmişine kadar benim uyguladığım bazı teknikleri sizinle paylaşmak istiyorum. Şu anda Android işletim sistemli bir Samsung Galaxy S21 Ultra kullanıyorum ama göstereceğim tekniklerin bir kısmını kendi cep telefonunuzda da uygulayabileceksiniz.
Önce şu soruyla başlayalım: Neden profesyonel kameralarım varken bir cep telefonuyla da video çekmeye ihtiyaç duyuyorum? Cevabı çok basit. En iyi kamera o anda yanımda olandır. Bir kartopu savaşının ortasında haliyle cebimde bir sinema kamerası taşıyamıyorum. Cep telefonum su geçirmez olduğu için böyle zorlu koşullarda bile inanılmaz görüntüler yakalıyor. Cep telefonlarının benim gibi videografırlara en büyük katkısı bu oldu. Çekim konusundaki bazı kısıtlardan kurtararak özgürleştirmek. Kendini daha iyi ifade edebilmek.