Bugün 10 Kasım. Bugünün anlamını ve önemini sizlere çok farklı bir yöntemle hatırlatmak istiyorum. Bir film izleterek. Bir anime. Böyle önemli günlerde aynı şeyleri tekrar edince bir noktadan sonra artık anlamlar etkisini yitirmeye başlıyor. Böyle durumlarda bana göre yapılacak en iyi şey bir ayna kullanmak. Çünkü aynalar aynı yüze farklı açılardan bakabilmenizi sağlar. O yüzü daha iyi görebilmenizi… İşte sizlere izlemenizi tavsiye edeceğim animenin de böyle bir ayna olacağını düşünüyorum.
Kategori: Sinema
Dünyanın en saygın film eleştirmenlerinden Roger Ebert’ın “tüm zamanların en iyi filmleri” diye bir listesi var. Listedeki 10 filmden 9 tanesi şöyle: Kazablanka, Yurttaş Kane, Floating Weeds (Yüzen Otlar), Gates of Heaven (Cennetin Kapıları), Tatlı Hayat, Notorious (Adı Çıkmış), Kızgın Boğa, Üçüncü Adam, ve benim de favorim olan 2001: Uzay Macerası. Zaten klasik film listelerinin pek çoğunda üç aşağı beş yukarı yer alan başlıklar bunlar. Ama onuncusunu bu tür listelerde pek göremezsiniz. Çünkü tüm zamanların en iyi filmleri listesindeki bu film diğerleri gibi bir kurmaca değil. Senaryosu ya da oyuncuları yok. Gerçek insanların hayatlarını anlatan bir belgesel bu: Up.
Billy Bauer. Bu ismi ilk kez geçen yılın sonunda yayımlanan Black Mirror dizisinin interaktif bölümü “Bandersnatch”de görmüştük. Dizinin yarattığı “Kara Ayna” evrenindeki hayali UKN televizyon kanalının altındaki bant mesajlarda…
Geçen hafta 5. Sezon yayımlandı ve bu isim ikinci bölümde tekrar karşımıza çıktı. Bölümü izlemeyenler şimdi gidip izleyebilir, çünkü bu videoda epeyce bir ayrıntıya gireceğim; sürprizler, spoilerlar konusunda hassas olanları uyarmak isterim. Tabi izlemek istemeyenler de olabilir. Onlar için de kısa bir özet geçeceğim. Amacım sadece bu videoyu izlemek için vakit ayıranların o vaktini en iyi şekilde değerlendirmek. Zaten dizinin bu bölümünün ana fikirlerinden biri bu. Vaktimizi bir şeyler izleyerek geçiriyoruz ama baktığımız şeyi göremiyoruz. İşitiyoruz ama duyamıyoruz. Hayatlarımızı ziyan ediyoruz.
Game of Thrones’daki Starbucks Bardağı
“Game of Thrones – Taht Oyunları” pek çok kişiye göre 2011 yılından bu yana yapılan en iyi dizi. Bu konudaki fikrimi söyleyemeyeceğim çünkü dizinin ilk 2 sezonunu izledikten sonra uzunca bir ara verdim. Baktım sezonlar arasında yeni bölümleri beklerken eski bölümleri unutuyorum o zaman hepsi bitsin ondan sonra izlerim diye düşündüm. Dolayısıyla bugünkü video diziyi izleyenlerin de izlemeyenlerin de ilgisini çekecektir. İzleyenler için sürpriz bozan ipuçları olmayacak. İzlemeyenler için dizinin son bölümünde sürpriz bir şekilde ortaya çıkan bir bardak yer alacak. Bakın bir bardak bize neleri anlatacak.
Size çok kaliteli olmasına rağmen adı pek duyulmamış bir dizi önermemi ister misiniz? Black Mirror (Kara Ayna) kalitesinde bir dizi. “Kesin izlemişimdir… Twilight Zone – Alacakaranlık Kuşağı? Değil. Westworld – Batı Dünyası. O da değil.” Her ikisi de çok kaliteli diziler… Westworld’ün felsefesini daha önce bu kanalda otomatik piyano üzerinden anlatmıştım. Ancak şimdi bahsedeceğim dizi bunlar kadar popüler değil. Yine de bazı bölümleriyle Westworld kadar felsefi, Twilight Zone kadar gizemli, Black Mirror kadar da ürpertici. Inside No: 9 – 9 numaranın içinde.
2018’de izlediğim filmlerden beğendiğim 18 tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunlara puanlama gibi bir şey yapmadım o yüzden sıralaması en iyiye doğru gitmeyecek. Filmleri gösterime giriş tarihlerine göre aktaracağım. Her yerde bulabileceğiniz özetlerini vermekten çok kendi bakış açımla neden bu filmleri beğendiğimden bahsedeceğim. Henüz izlemeyenler için elimden geldiği kadar sürpriz kaçıran şeyler söylememeye çalışacağım ama “spoiler” konusunda çok hassas izleyiciler… Uyarıldınız!