Dünyanın gelmiş geçmiş en çok satan oyunu çok basit bir şeklin -karelerin- yan yana gelmesinden oluşuyor. 4 tane kare I şeklinde, O şeklinde, L şeklinde, S ve T şeklinde bir araya gelince tetrominolara dönüşüyor. Karşıdan üzerinize doğru gelen tetrominoları düzgün bir şekilde yerleştirme çabasıyla da “Tetris” oyunu ortaya çıkıyor. 4’lü karelerle oynanan bir tenis oyunu gibi. Zaten adı da buradan geliyor. 4 anlamına gelen “tetra” ve “tenis” kelimelerinin birleşiminden. Tasarım yaparken aklınızda olsun: Yeni bir şey ortaya koymak için iki farklı şeyi daha önce hiç olmadığı biçimde bir araya getirin.
Günde 2 Bardak Boncuk Stratejisi
Günde kaç bardak çay içiyorsunuz? Ya da kaç fincan kahve? Özellikle çalışırken insanın odaklanmasına, dikkatinin artmasına yardımcı oluyor değil mi bu tür içecekler? Eğer bu konularda yardıma ihtiyacınız varsa; yaptığınız işten, çalıştığınız dersten çabucak sıkılıp başka şeylerle meşgul olmaya başlıyorsanız size enteresan gelebilecek bir tavsiyem var. Dökün o bardaktaki çayı, fincandaki kahveyi, onun yerine içini boncukla doldurun. Sonra aynı bardaktan bir tane daha alıp masanızın üstüne her ikisini birden yerleştirin. Şimdi önünüzde boncukla dolu bir bardak ve bir de boş bardak var.
Geçen yıl dünyanın aktif olan en güçlü roketi Falcon Heavy’nin fırlatışını canlı olarak yayımlamıştım. O yayının en heyecanlı kısımlarından biri hız kazandırıcı yan roketlerin (side booster) dünyaya geri dönerek dikey bir biçimde iniş yapmasıydı. 3. Roketin okyanustaki bir platforma inmesi planlanmıştı ama kıl payı kaçırarak okyanusa gömüldü. Çeşitli gecikmelerden ve ertelemelerden sonra 2 gün önce Falcon Heavy ikinci kez fırlatıldı. Bu kez YouTube yerine Instagram hesabımdan bir canlı yayın yaptım. Geçen sefer olduğu gibi bu olayın da en heyecan verici kısımlarından biri roketlerin geri dönüşüydü. Üstelik 3. Roket de başarıyla okyanustaki platforma iniş yapabildi.
10 Nisan 2019’da TSİ 16.00’da “Event Horizon – Olay Ufku Teleskopu Projesi”nde çalışan astronomlar 2017’den beri kara deliklerle ilgili sürdürdükleri çalışmanın “çığır açıcı sonuçlarını” açıkladılar. Yapılan canlı yayının video kaydını buradan izleyebilirsiniz.

Bu videoda sizlere bazı hipotetik sorular soracağım. İdeal bir kent sizce nasıl tasarlanmalı? Mesela bir kentte kaç kişi yaşamalı? Böyle de soru mu olurmuş demeyin. Bir düşünün bakalım. Kendi kendine yetebilen, sürdürülebilir, uzun soluklu, sağlıklı bir kentin ideal nüfusu bana göre 5040 kişi. Çünkü 5040 benim en sevdiğim sayılardan biri. Tabi bunun bir de matematiksel bir sebebi var ve onu birazdan açıklayacağım. Peki nereden icap etti de böyle kent tasarımları hakkında konuşmaya başladık derseniz, biliyorsunuz bu kanalda daha önce size çeşitli videolarla küresel iklim değişikliğinin olası sonuçlarını göstermeye çalıştım. Bunlardan biri de deniz seviyelerinin yükselmesi. 2050 yılına kadar aralarında İstanbul’un da yer aldığı dünyanın 10 büyük kentinden 9’u yükselen sulardan öyle ya da böyle olumsuz olarak etkilenecek. İşte geçtiğimiz hafta, 3 Nisan Çarşamba günü Birleşmiş Milletler’de bir toplantı yapıldı. Ortadaki ekranlardan gösterilen şey bir kent tasarımı. Oceanix City adlı bu konsept tasarımı sunanların amacı denizlerin üstünde yüzen kentler kurmak.
Bu hafta bilim dünyasında heyecan verici bir gelişmeyle ilgili önemli bir duyuru yapıldı. 10 Nisan 2019’da “Event Horizon – Olay Ufku Teleskopu Projesi”nde çalışan astronomlar 2017’den beri kara deliklerle ilgili sürdürdükleri çalışmanın sonuçlarını açıklayacaklarını söylediler. Konuyla ilgili yaptıkları duyuruda “groundbreaking result” ifadesini kullanmışlar ki bu “çığır açıcı sonuç” demek.
10 Nisan 2019’da bir canlı yayınla açıklayacaklar bu sonuçları. Aynı zamanda eş zamanlı olarak dünyanın 6 farklı noktasında basın toplantıları düzenlenecek: Brüksel, Santiago, Şangay, Tokyo, Taipei ve Washington kentlerinde. Sonuçların önemi nedeniyle daha pek çok kentte uydu-etkinlikler yapılabileceği de duyuruya eklenmiş. Biliyorum biraz bilim-kurgu filmlerindeki uzaylı istilası haberlerine benzedi bu ama resmi kaynaklardan okuduğum bilgileri üzerine hiçbir şey eklemeden aktarıyorum sizlere.