Amerika kıyılarından 3000 kilometre açıkta, Pasifik Okyanusu’nun ortasında bir bölge… Bu ıssızlığın ortasında, bilim insanları hiç ummadıkları bir şey keşfettiler. Bu keşif okyanusun 4000 metre derininde yapıldı. Evrende hayatın varlığını yeniden sorgulatacak, kitapları yeniden yazdıracak türde bir keşif: Karanlık oksijen.
Peki bu kadar uzak, bu kadar erişilmez bir yerde, okyanusun derinliklerinde böylesine bir keşif nasıl mümkün oldu? Nedir bu ‘karanlık oksijen’ ve neden bu kadar önemli? Düşünsenize, okyanus derinliklerinde, güneş ışığının asla ulaşamadığı bir yerde, hayatın temel taşlarından biri olan oksijeni buluyorsunuz. Bu, bildiğimiz tüm yaşam teorilerini alt üst edebilecek türde bir keşif. Peki nasıl oldu da bilim insanları bu olağanüstü bulguya ulaştılar? O da ilginç bir hikaye. Tesadüfün iğne deliği! Zaten bu öykü, o keşfin, başlangıçtaki şüphelerin ve sondaki azmin bir araya gelerek bilim dünyasını nasıl şaşırttığının da bir hikayesi.