Kategoriler
Bilim Uzay

Uzay aracındaki Türkçe mesajlar ne anlama geliyor?

Ekim 2021’de Dünya’dan bir uzay aracı gönderilecek ve üzerinde şöyle bir plaka taşıyacak. Bu plakada uzay aracının adı, gönderilme tarihi, o tarihte gezegenlerin konumu ve izleyeceği rota gibi bilgilerin yanı sıra özenle seçilmiş bazı sözler var. Tam 20 tane söz bu araçla beraber uzaya çok özel bir görev için taşınacak. Bunları söyleyenler arasında Albert Einstein ya da Carl Sagan gibi isimleri görmek hiç de şaşırtıcı değil. Oysa tüm bu sözlerin içinde kaynağı anonim olan sadece bir tane söz var. O da bir Türk atasözü. Buraya yazıldığı şekliyle tercüme edersek anlamı “Balta ormana girdiğinde ağaçların çoğu, “Hiç değilse sap bizden biri” dedi.” Evet sözlerin neredeyse tamamı İngilizce yazıldığı için ufak anlam kaymaları olabilir. “Neredeyse tamamı İngilizce” diyorum çünkü bu sözlerden bir diğeri de Orhan Pamuk’tan alıntılanmış ve plakaya orijinal haliyle, Türkçe kelimelerle kazınmış. 20 sözden biri Türkçe atasözü, diğeriyse Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk’tan alınmış. Yazıların %10’u doğrudan bizimle ilişkili. DEVAMI ▷

Kategoriler
Bilim Uzay

Dünya 2025’teki güneş fırtınasına hazır değil!

Kristale bakma sanatı iç gözle ilgili bir kavramdır.
Ancak o zaman görebilirsiniz. Tekrar deneyin. 

Benim bir kristal kürem yok. Elimde ona en yakın şey bu. Bakalım buna bakarak geleceği görebilecek miyim? Hımm. Evet. Bir yıldız görüyorum. Böyle çok parlak. Ama üzerinde lekeler de var, böyle kara kara… Bu bizim güneş ya. Üzerindekiler de güneş lekesi. O da ne! Ben diyeyim 3 yıl, siz deyin 5 yıl içinde bu güneşten bize doğru çok sert rüzgarlar esecek. Gece gündüze… Gündüz de geceye dönüşecek… DEVAMI ▷

Kategoriler
Bilim Felsefe

Hangisi beyin, hangisi evren?

Geçenlerde kitaplarımı karıştırırken şöyle bir cümleye rast geldim ve resmen irkildim. Diyor ki:

83 milyar nörona ve trilyonlarca bağlantıya sahip olan insan beyni evrendeki en karmaşık sistemdir

Evrendeki en karmaşık sistem! Bu sonuca varan bir insanın beyni. Bunu okuyan ve şimdi izleyip anlamaya çalışan da bir insan beyni. Hepimiz evrenin en karmaşık sistemini kullanıyoruz tam şu anda. 

Bu kitapta 83 milyar nöron yazıyor ama yapılan araştırmalar bu sayının 100 milyar civarına kadar çıktığını gösteriyor. İçinde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisi’ndeki yıldız sayısı kadar nöron var beynimizde ve bunlar tıpkı bir ağ gibi birbirine bağlanmış durumda.  DEVAMI ▷

Kategoriler
Bilim Çevre

Köpekbalığının kuyruğunu tokatlayan adam

Sizi okyanusların en büyük yırtıcısıyla tanıştırayım. Bruce adındaki bu büyük beyaz köpekbalığı, gözleri dönmüş bir şekilde etrafındaki insanları uzaktan sinsice izliyordu. Onları gördüğü her fırsatta büyük bir intikam duygusuyla saldırmaya hazırdı. Kana susamış bu seri katil, bu yüzen dev çöp öğütücüsünün doymak bilmez bir iştahı vardı. Daha geçen gün suya dalmış masum bir dalgıcı ısırmak için tüm gücüyle saldırmış ve bulunduğu kafesin içine girmeye çalışmıştı. Bunda başarılı olamayınca günler boyunca o teknenin etrafında pusu kurmuş ve nihayet yakaladığı ilk fırsatta teknenin içine atlamayı başarmıştı.  DEVAMI ▷

Kategoriler
Bilim Çevre

Dünyanın tüm suları bir miskete sığar mı?

Dünyaya neden mavi misket deniyor biliyor musunuz? Çünkü uzaydan bakılınca mavi gözüküyor. Neden mavi gözüktüğünü biliyor musunuz? Çünkü yüzeyinin %70’i sularla kaplı. Hatta uzaydan belli bir açıyla bakarsanız dünyayı neredeyse sudan ibaretmiş gibi görebilirsiniz. Pasifik okyanusu öylesine geniş bir alanı kaplıyor. Ama bu görünüş sizi yanıltmasın. Çünkü tüm bu suları çekseydik ne olurdu biliyor musunuz? Dünyayı sıkıp sıkıp suyunu çıkarsaydık? Böyle kara kuru ya da Mars gibi kızıl/kahverengi bir gezegene dönüşürdü. Peki oradan çıkardığımız sular? Yani dünyanın tüm sularını süzüp bir yere akıtsaydık ortaya nasıl bir şey çıkardı? Bu misket gibi bir şey… Tabi göreceli olarak… Yaklaşık Türkiye büyüklüğünde bir misket bu… Gerçek mavi misket! Dünyadaki tüm okyanuslar, denizler, göller ve nehirlerdeki su toplamda bu kadar. Bu suya iyi bakın. Çünkü onu buradan çıkardığınızda geriye pek de bir şey kalmıyor.  DEVAMI ▷

Kategoriler
Bilim Sanat

İnsanlık tarihinde duyulan en yüksek ses!

Modern kültür ve sanatta çok büyük bir etkiye sahip olan bu tabloyu daha önce mutlaka görmüşsünüzdür. Norveçli ressam Edvard Munch tarafından 1893 yılında yapılmış. Tablonun adı çığlık. Yani bir insanın çıkarabileceği en güçlü ses! 

Bir insanın çıkarabileceği… Peki herhangi bir nesnenin çıkarabileceği en güçlü ses nasıl bir şeydir acaba? Aslına bakarsanız bu tablonun yapılmasından 10 yıl önce, 1883’te yaşayan insanlar böyle bir ses duydular. Kaydedilmiş tarihin en yüksek sesini… DEVAMI ▷